VE bana RABBİN şu sözü geldi:
2. Âdem oğlu, Sur hükümdarına de: Rab Yehova şöyle diyor: Mademki yüreğin
yükseldi, ve sen: Ben ilâhım, denizlerin bağrında Allah tahtında oturuyorum,
dedin; ve sen Allah değil ancak bir insanken, yüreğini Allah yüreği gibi
ettin; —
3. işte, Danielden daha hikmetlisin; hiç bir sırrı senden gizliyemezler;
4. hikmetinle ve anlayışınla kendine servet yaptın, ve hazinelerinde altın
ve gümüş topladın;
5. büyük hikmetinle ve ticaretinle servetini artırdın, ve servetinle
yüreğin yükseldi; —
6. bundan dolayı Rab Yehova şöyle diyor: Mademki yüreğini Allah yüreği gibi
ettin,
7. bundan dolayı, işte, senin üzerine yabancıları, milletlerin
korkunçlarını, getireceğim; ve hikmetinin güzelliğine karşı kılıçlarını
çekecekler, ve senin parlaklığını murdar edecekler.
8. Seni çukura indirecekler; ve sen denizlerin bağrında, öldürülmüş adamların
ölümü ile, öleceksin.
9. Seni öldürene karşı da: Ben Allahım, diyecek misin? ve seni yaralıyanın
elinde sen Allah değil, bir insansın.
10. Yabancılar elile, sünnetsizler ölümü ile öleceksin; çünkü ben söyledim,
Rab Yehovanın sözü.
11. Ve bana RABBİN şu sözü geldi:
12. Âdem oğlu, Sur kıralı için mersiye oku, ve ona de: Rab Yehova şöyle
diyor: Kemalin mührü, hikmetle dolu, güzellikte tam olan sendin.
13. Sen Adende, Allahın bahçesinde, idin; sarı yakut, kırmızı akik, ve
beyaz akik, gök zümrüt, akik, yeşim, safir, kızıl yakut, zümrüt taşları ile,
bütün değerli taşlarla, ve altınla kaplanmıştın; teflerinin ve zurnalarının
işçiliği sende idi; yaratıldığın gün hazırlanmıştılar.
14. Sen meshedilmiş gölge salan kerubi idin; ve seni ben diktim, Allahın
mukaddes dağı üzerinde idin; ateşten taşlar arasında gezdin.
15. Sende kötülük olduğu bulununcıya kadar yaratıldığın günden beri
yollarında kâmildin.
16. Ticaretinin çokluğundan ötürü senin içini zorbalıkla doldurdular, ve
suç işledin; ve seni murdar şey gibi Allahın dağından attım; ve seni, gölge
salan kerubi, ateşten taşlar arasından atıp yok ettim.
17. Senin yüreğin güzelliğinden ötürü yükseldi; parlaklığından ötürü
hikmetini bozdun; seni yere çaldım; görsünler diye kıralların gözü önüne seni
attım.
18. Kendi makdislerini fesatlarının çokluğu ile, ticaretinin kötülüğü ile
bozdun; ve senin içinden ateş çıkardım; seni o yiyip bitirdi, ve bütün seni
görenlerin gözü önünde seni yeryüzünde kül ettim.
19. Kavmlar arasında seni tanıyanların hepsi sana şaşacaklar; sen bir
dehşet oldun, ve ebede kadar yok olacaksın.
20. Ve bana RABBİN şu sözü geldi:
21. Âdem oğlu, yüzünü Saydaya doğru çevir, ve ona karşı peygamberlik et,
22. ve de: Rab Yehova şöyle diyor: İşte, ey Sayda, ben sana karşıyım; ve
senin içinde izzet bulacağım; ve onun içinde hükümler yürüttüğüm zaman
bilecekler ki, ben RAB’İM, ve onun içinde takdis olunacağım.
23. Ve onun içine veba, ve sokaklarına kan göndereceğim; ve çepçevre onun
üzerine gelen kılıçla içinde yaralılar düşecekler; ve bilecekler ki, ben
RAB’İM.
24. Ve İsrail evinin çevresinde olup onları tahkir edenlerin hiç birinden
artık onlara batan bir çalı, ve acıtan bir diken kalmıyacak; ve bilecekler ki,
ben Rab Yehovayım.
25. Rab Yehova şöyle diyor: Aralarına dağılmış oldukları kavmlardan İsrail
evini topladığım, ve milletlerin gözü önünde onların içinde takdis edildiğim
zaman, kulum Yakuba vermiş olduğum kendi topraklarında oturacaklar.
26. Ve orada emniyetle oturacaklar; ve çepçevre onları tahkir edenlerin
hepsi üzerinde hükümler yürüttüğüm zaman, evler yapacaklar, ve bağlar
dikecekler, ve emniyette oturacaklar; ve bilecekler ki, ben onların Allahı
RAB’İM.